34,2588$% 0.03
37,6235€% 0.03
44,8512£% 0.01
2.872,27%-1,27
4.904,00%-1,04
19.563,00%-0,99
CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, deprem bölgesindeki mali müşavir ve muhasebe alanında faaliyet gösteren işletmelerin KOSGEB teşviklerine dahil edilmemesine ilişkin Bakan Mehmet Fatih Kacır’ın cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi.
Soru önergesinin gerekçesinde depremden en çok etkilenen 4 ilin mali müşavir ve mükellef verilerini değerlendiren Nermin Yıldırım Kara, “11 ilde etkisini gösteren 6 Şubat tarihli depremler büyük bir yıkıma sebep olmuş, doğrudan 14,5 milyon kişiyi etkilemiştir. 6 Şubat depremlerinde, yıkılan konut ve nüfus oranı açısından %82,23 etki ile 4 ilde (Hatay, Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman) büyük bir yıkım yaratmıştır. Özellikle Hatay en çok etkilenen 4 il arasında serbest mali müşavir başına ortalama en çok mükellef düşen şehirdir. 2022 yılının verilerine göre, Hatay’da kurumlar vergisi ve gelir vergisi mükellefi 45.981 olmakla beraber serbest mali müşavir sayısı 563’tür. Yani mali müşavir başına ortalama 81,67 mükellef düşmektedir. TÜRMOB Genel Başkanı Emre Kartaloğlu’nun açıklamalarına göre; deprem bölgesini oluşturan 11 ilde toplam 9 bin 835 meslek mensubu bulunmaktadır. Bu meslek mensuplarından 5 bin 836’sı serbest olarak çalışırken, 999’u ise bağımlı olarak bir iş yerinde çalışmaktadır.” dedi.
KOSGEB KREDİ VE TEŞVİK SUNMALI
KOSGEB kapsamında verilen deprem kredilerinden mali müşavirlerinden faydalanması gerektiğini belirten Hatay Milletvekili, “Tüm bu veriler ışığında; bu yıkıma rağmen deprem bölgesinde vergi toplama sorumluluğunu üstlenen mali müşavirlerin hayata tutunabilmesi için destek kredilerine ihtiyacı bulunmaktadır. Birçok meslek mensubu ev ve iş yerlerini kaybetmiş, tespit edildiği kadarıyla toplamda 1400 büro kullanılamaz hale gelmiştir. Deprem bölgesinde çalışma alanı ve sektör ayrımı yapmamak gerekir. Örneğin, avukatlar için de bu durum aynı şekilde geçerlidir. Onların da önemli ölçüde desteğe ihtiyacı bulunuyor. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) 1990-2009 yılları arasında imalat sanayilerini desteklemiş, 2009 yılında imalat sanayi dışında yer alan diğer sektörleri de desteklemeye başlamıştır. 18 Eylül 2009 tarihinde alınan Bakanlar Kurulu Kararı ile, KOSGEB’in geliştirmekle yükümlü olduğu sektörler belirlenmiştir. Bu sektörler arasında mali müşavirler yer almamaktadır. Ancak depremin yıkıcı etkisi ve 11 ildeki mali müşavirlerin durumu da göz önünde bulundurulduğunda en azından deprem bölgesindeki muhasebe ve mali müşavirlik alanında faaliyet gösteren işletmelerin KOSGEB tarafından sunulan kredi ve teşviklerden faydalanması önemli bir destek olacaktır.” dedi.
DESTEK VE TEŞVİK ÇALIŞMASI OLACAK MI?
Yıldırım Kara, sunulan verilerin altını da çizerek Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a 3 soru yöneltti:
⦁ Depremin mali müşavir ve muhasebe alanında faaliyet gösteren işletmeler üzerindeki yıkıcı etkisi de göz önünde bulundurulduğunda; Bakanlığınızın KOSGEB kredi ve teşviklerine deprem bölgesindeki bu işletmeleri de dahil etme planı mevcut mudur?
⦁ Özellikle KOSGEB kapsamında oluşturulan Türkiye Deprem Sonrası Mikro, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin Canlanması Destek Programı’na mali müşavir ve muhasebe alanında faaliyet gösteren işletmeler de dahil edilecek midir?
⦁ Bu işletmelerin KOSGEB kapsamına dahil edilmemesi durumunda Bakanlığınızın diğer ilgili bakanlıklarla ortak ayrı bir destek ve teşvik çalışması olacak mıdır?
SEKTÖR AYIRMAMALIYIZ
Depremin yıkıcı etkisinin tüm sektörleri etkilediğini ifade eden Nermin Yıldırım Kara, “Deprem sonrası toparlanma sürecinde mali müşavirler büyük sorumluluk yükleniyor; ancak, onların da depremzede olduğu, sevdiklerini, iş yerleri ve evlerini kaybettiği unutuluyor. Deprem bölgesinde sektör ayırmamak gerekiyor. Kendi mükelleflerinin destek ve kredi almaları için bütün iş yükünü yüklenen mali müşavirlerin kendileri de mutlaka KOSGEB ya da özel bir kredi çalışmasından faydalanabilmelidir. Özellikle yıkımın en çok hissedildiği Hatay’da mali müşavirlerin büyük bir iş yükü altına girdiğini belirtmemiz gerek. Tekrar hayata tutunabilmeleri, mesleki yaşantılarını daha sağlıklı sürdürebilmeleri için mutlaka maddi destek gerekiyor.” dedi.